
Japonya Seyahat Tavsiyeleri 4
Bu yazımızda Japonya’ya gitmeyi düşünen ve Japonya’da nasıl helal gıda buluruz, nerede namaz kılabiliriz, tesettürlüyüm Japonya’da dikkat çeker miyim gibi endişeleri olan okuyucularımız için A’dan Z’ye merak edilen tüm konuları ele almayı düşünüyorum. Açıkçası biz giderken bu sebepten çok stres olmuştuk. Türkçe bir kaynak da bulamamıştık. Bu yüzden bu konuda yazmanın bizim gibi endişeleri olanlar için faydalı olacağı kanaatindeyim. Her zamanki gibi konu başlıkları üzerinden ilerliyoruz. Bu arada yazacağım tavsiyelere ve görüşlere uymak zorunda değilsiniz. Herkesin kendi hayatı ve kendi kararı. (Bunu da ekliyeyim ki gereksiz polemikler olmasın.) Hazırsak bu yazımız sizlere…
Gitmeden Önce Yapılması Gerekenler
Öncelikle yolculuğa çıkmadan fıkhı bilginizi yenilemenizi öneririm. Örneğin, abdesttin, namazın farzı nedir, sünneti nedir, yolculukta sağlanan kolaylıklar, gıdada helal-haram nedir gibi. Bazen abdest alacak yer bulamadığınızda sadece farz olan kısmı yapmanız gerekebilir yada yolcu olduğunuz durumlarda farz namazları daha az kılabilirsiniz. Bence bu halletmeniz gereken en önemli konu. Bu arada yurtdışına çıktığınızda herkesin dini farklı yaşadığını fark edeceksiniz. Mesela, kimi Müslüman biraz alkolü sorun yapmıyor ya da domuz eti olmadığı sürece her türlü eti yiyebiliyor. İbadet ve helal, haram da farklı olabiliyor. Hatta ramazanın başlangıcı bile değişiyor. Örneğin, biz ramazana başladığımızda Japonya’daki Endonez Müslümanlar bir gün sonra başlamıştı. Bu yüzden kimseyi yargılamayın ve size söylenenlere direk inanmayın. Kendiniz araştırın ve inandığınız değerlere uygun düşüyorsa yapın. Ne demek istediğimi yazının ilerleyen bölümlerinde anlayacaksınız.

Uçakta Namaz Vakitleri ve Abdest
Öncelikle şu an için Japonya’ya uçaklar sadece İstanbul Havalimanı’ndan kalkıyor. Havalimanında her dine mensup kişi için ibadethane bulmak mümkün. Hem uçağı beklediğiniz alanda hem de o alanın dışındaki kısımda bir sürü mescit bulunuyor. Uçak giriş kapınızın yakınlarında bir tane bulabilirsiniz. Eğer Haneda Havalimanı’nda inerseniz Terminal 2’de abdesthanesi olan bir mescit bulunuyor. Peki uçakta ne yapacağız. Eğer THY ile yolculuk yapıyorsanız içiniz bu konuda rahat olabilir. Koltuk arkası ekranlardan güncel kıble yönü ve namaz saatlerine ulaşabiliyorsunuz. Namaz kılmak için yer isterseniz size -eğer müsait bir yer varsa tabi- yer gösterebiliyorlarmış ama biz oturarak kılmayı tercih ettik. Çünkü hem çok türbülans vardı hem de genelde koridorda kılmanız isteniyor ve uçak çok kalabalık olduğundan bunu pek uygun bulmadık. (Oturarak kılma konusunda pek çok tartışma bulunmakla beraber siz araştırıp uygun bulup bulmadığınıza bakabilirsiniz.) Diğer havayolları şirketlerini tercih ederseniz, kıble yönü ve namaz vakitleri için kabin memurlarından yardım alabilir ya da güneşe göre kendiniz bir tahminde bulunabilirsiniz.

Abdest konusunda da kesinlikle mesh giymenizi öneriyorum. Yolculuk çok uzun sürdüğünden abdestinizi tüm yol boyunca muhafaza etmeniz pek mümkün değil. Lavabolar çok küçük ve alan dar olduğunda abdest almak hele ki ayağınızı yıkamak zor. Bir de etraf da ıslanacağından bunun yerine mesh giymek hem sizin için hem de beraber yolculuk yaptığınız insanlar için en doğrusu olacaktır. Mesh giyecekseniz tavsiyem deri meshler. Termal meshler ayağı aşırı terletiyor. Kesinlikle önermem. Hangi mesh olursa olsun içine pamuklu bir çorap giymeyi ve bir beden büyük ayakkabı almayı unutmayın. Öbür türlü zaten ayakkabı ayağınıza girmiyor. Tecrübe ile sabit. Abdestin fazlarını bilmek burada işinize yarar çünkü tavsiyem abdesti farzından almanız. Hem uçağın kısıtlı suyunu tasarruflu kullanmış olur hem de lavaboları çok işgal etmemiş olursunuz. Tabii ki tercih sizin.

Abdest Nereden Alınır
Öncelikle benim tavsiyem evden abdestli çıkmak ama her zaman abdestinizi muhafaza etmek mümkün olmuyor. Peki bu durumda ne yapacağız. Çoğu mescitte abdest alacak küçük de olsa bir yer bulunuyor ancak daha önce de dediğim gibi her Müslüman İslamiyet’i farklı yaşıyor. Örneğim gittiğimiz bir dua odasında -Japonya’da ibadethaneler genelde ” Prayer Rooms” diye geçiyor.- kadın ile erkeğin namaz yeri bir perde ile ayrılmıştı ve abdest alacak yer tam girişteydi. Namaz kılmaya giren ya da kapının önünden geçen herkes abdest alan kişiyi görebiliyordu. Böyle bir yerde tesettürlü bir kadının abdest alması pek mümkün değildi. Ayrıca kapıda olmadığı için namaz kılan kişiler dışardan çok rahat gözüküyordu. Bizim cami ve mescit anlayışımızdan çok farklıydı. Ya da Fuji’nin yakındaki mescitte kadın, erkek namaz yeri aynıydı ve kadın abdesthanesi ile lavabosu tam erkekler mescidin girişinin karşısındaydı. Önünde bir paravan olmadığından direk içerisi gözüküyordu. Erkek abdesthanesi ve lavabosu da yan tarafındaydı. Erkekler abdest almaya gitmeleri için kadın abdesthanesinin önünden geçmeleri gerekiyordu. Çok tedirgin ediciydi bence.

Abdesthane bulamadığınız durumlarda -Özellikle tesettürlü kadınlar için söylüyorum.- engelli, yaşlı ve hastalar için ayrılmış tek kişilik lavaboları kullanabilirsiniz. Bazen çocuk emzirme odalarında da lavabo olabiliyor ama çocuğunuz olmadığı halde bu odalara girerseniz dikkat çekebilirsiniz. Bunun dışında lavaboların boş olduğu anları kollayabilir, -Bu ana denk gelmek pek mümkün olmuyor ama neyse.- yanınızda şişe su taşıyıp kabinlerde (Tuvaletin oldu kısım) tesettür gereken uzuvlarınızı (kol ve ayak) yıkayabilirsiniz. Erkekler için sadece ayakları yıkamak sıkıntı olacağından bu kısmı mesh ile çözebilirsiniz. (Erkeklerin işi ne kolay.) Bir de yeni bir uygulama çıkmış. Onu da belirtmezsem olmaz. Fısfıs ile abdest alma. Abdest alınacak uzunlara fısfıs ile su sıkıp mesh eder gibi abdest alanları gördüm. Hatta ibadet yerlerine bu yüzden fısfıs yerleştirmişler. Ben bu durumu caiz bulmadığımdan yapmadım. Çoğu hoca da bu konuyu biat olarak ele almış. Akla mantıklı da gelmiyor. Tercih sizin ama bu tür şeylere itibaren etmeyin bence. Bir de abdesthane için Wudhu yada Wudu, Namaz için Salah, Mescid için masjid kelimeleri kullanılıyor bilginiz olsun.

Namaz Nerede Kılabiliriz
Sağ olsun Endonez dostlarımız Japonya’yı çok fazla ziyarete ettiği ve namaz konusunu da çok önemsediği için Japonya’da çok fazla mescit ve cami bulunuyor. (Burada mescidin ne işi var dediğimiz yerler bile olmuştu.) Özellikle turistlerin yoğun olduğu mekanlarda turist sezonunda çadır tarzı mescitler bile açılıyormuş. Alışveriş merkezlerinde, müzelerde hatta tapınaklarda bile namaz kılmanız mümkün olabiliyor. Bu mescit ve camilerin yerlerini Helal Navi uygulamasından bulabilirsiniz. (Bu konu hakkında bir yazı yazmıştım. Okumak için Buraya tıklayınız.) Gitmeden yorumları okumayı unutmayın. Bazı mescitler turist sezonu sonrası kapanabiliyor. Başımıza gelmişti. Yaklaşık bir saat yürüyüp geldiğimiz mescit kapanmıştı. Bulması da aşırı zor bir yerdi. Yorumlarda kapalı olduğu yazmasına rağmen görmeyip o kadar yolu gitmiştik. Tabii ki her zaman mescit bulamayabiliyoruz. Bazı küçük şehirlerde namaz yeri bulmak zor olabiliyor bu durumda ne yapacağız. Kimsenin olmadığı park ve bahçelerde kılabilirsiniz. Daiso da piknik matları oluyor. Biz tam seccade boyunda ve seccade motiflerinde bir tane bulmuştuk. Plastik olduğu için katlanınca baya küçük bir şey oluyor. Öyle bir şey alabilirsiniz.

Bazen park ve bahçede kılmak zor olabiliyor. Örneğin bizim Matsuyama gezimizde gece gemiye binecektik ve istasyonda servisin gelmesini bekliyorduk. Akşam namazı vakti gelmişti ama en yakın cami bir saatlik uzaklıktaydı ve küçük bir şehir olduğundan Google Haritalar düzgün çalışmıyordu. Sürekli yanlış otobüse binip durduğumuzdan mescide gitsek muhtemelen servisi kaçıracaktık. Dışarda da kılacak müsait bir yer de yoktu. Biz de anneler, engelliler ve hastalar için ayrılmış özel odayı kullandık. Odanın bir kısmında lavabo ve tuvalet, diğer kısmında sedye bulunuyordu. Arada iki tarafı ayıran bir perde vardı ve çokta temiz olduğundan namaza engel bir durum da yoktu. Bu tür odalar neredeyse çoğu istasyonda mevcut. Eğer siz de kılacak yer bulamazsanız buraları kullanabilirsiniz. Bunun dışında kaldığınız konaklama yerini merkez alıp gezdiğiniz yerlere yakınsa namaz için uğrayıp tekrar gezmeye devam edebilirsiniz.

Bunlar dışında manga kafeleri de kullanabilirsiniz. Abdest almaya uygun lavaboları ve kişiye özel kilitli odaları mevcut. İki namaz vaktine yakın gidip bir saatliğine oda kiralayabilirsiniz. Kalmak için de otellere göre daha uygun fiyatlar sunuyor bu arada. Kadınlar için ayrı alanlar sunan kafeler de bulunuyor bilginiz olsun. Size yakın manga kafe aramak veya oda rezerve etmek isterseniz buraya tıklayınız. Daha önce kullanmadığım için güvenilirlik konusunda emin değilim ama size fikir olur diye ekliyorum. Gittiğiniz yerlerdeki görevlilere yada turist bilgilendirme merkezlerindeki görevlilere namaz için bir mekan olup olmadığını da sorabilirsiniz. Bazen yardımcı olabiliyorlar. Eğer namaz için ayrılmamış yerlerde namaz kılmak isterseniz tavsiyem görevliye bunu söylemeyin. Japonlar kurallar konusunda biraz fazla sert. Örneğin oda çocuk emzirmek için ayrıldıysa odayı sadece bu amaçla kullanmanıza izin veriyorlar. Bu yabancıdır işi görülsün falan gibi bir düşünceleri olmuyor.

Namaz Vaktinin Tayini
Japonya’da güneş çok çabuk doğup çok çabuk battığı için namaz vakitleri çok peş peşe geliyor. Bu durum yaz, kış da pek değişmiyor. Bu yüzden ya çok erkek çıkıp gezmeye başlamalısınız ya da namaz vakitlerini birbirine yakın kılmalısınız. Öbür türlü gezi sürekli mescit aramakla geçiyor. Gezinizi planlarken namaz vakitlerini hesaba katıp ayarlarsanız çok zorluk çekmezsiniz. Biz kendi gezi planımızı paylaşmayı düşünüyoruz. Bizim rotamızı takip edebilirsiniz. Namaz vakitleri için uygulamalar kullanabilirsiniz. Benim kullandığım uygulama için Ezan Vakti Pro. Kullanışlı bir uygulama tavsiye derim.

Kıble Tayin Etme
Her şey tamamsa sıra kıbleyi bulmaya geldi. Yanınıza pusula almayı unutmayın. Pusula konusunda bir konuya değinmek istiyorum. Eğer kıbleyi işaret eden bir pusula aldıysanız kıbleyi Türkiye’deki konumuna göre gösterdiğini aklınızdan çıkarmayın. Kıble yönü bölgeye göre değişiyor. ( Buradan kıble yönünü arattırabilirsiniz.) İlk defa yurt dışına çıktığımız için bu konudan habersizdik. (Cahillik ne zor şey.) Nereye gidersek gidelim dünya yuvarlak olduğu için kıble hep aynı yerdedir diye düşünüyorduk. Bir ara durup dururken kıble yanlış olmasın diye bir his geldi içimize ve araştırınca durumun öyle olmadığını fark ettik. Siz siz olun bizim yaptığımız hatayı yapmayın.

Japonya’da Tesettür
Çoğu kişinin merak ettiği konu tesettürlüyüm dikkat çeker miyim ya da bir ayrımcılıkla karşılaşır mıyım? Merak etmeyin Japonya İslamiyet’i Endonezler ile tanıdığından şuan için ( Endonezler ufak tefek, dost canlısı zararsız ve güler yüzlü insanlar.) Müslüman karşıtı bir durum söz konusu değil. Gene Matsuyama’dayken yaşlı bir Japon teyze başörtün çok güzelmiş diye iltifat bile etmişti. İnsanlar ne sizle ne de kılık kıyafetinizle ilgilenmiyor zaten. Erkekler, tesettürün anlamını bildiğinden tesettürlü kadınlara pek yaklaşmıyor. Diğer iyi yanı ise diğer Müslümanlar tarafından ayırt ediliyorsunuz. Birbirinizi görünce selam falan veriyorsunuz. Yalnız hissetmemiş oluyorsunuz. Bazen yardımcı da oluyorlar. Bu arada gezerken şal, oyalı tülbent ve başörtü satan yerlere bile denk geldik. Tabii ki tesettürden ziyade yaşlı teyzeler falan güneşten korunmak için takıyor ya da boyunlarına fular olarak bağlıyorlar ama tesettür için kullanmaya uygunlardı. Japonya’da yerleşkeye geçecekseniz bu konuda endişe etmenize gerek yok. Hatta turist bilgilendirme merkezlerinde Müslümanlara özel hazırlanmış kimono desenli şal bulmak bile mümkün.

Japonya’da Ramazan
Geçen yıl Ramazanının tamamını Kyoto’da geçirmiştik. Hem gezmek hem ramazan nasıl olur diye düşünüyorduk ama baya güzel oldu. Aslında hayalimiz sabaha namazından sonra kalkıp gezmek ve ikindiye doğru eve dönmekti ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Bir kere sabahları kalkamadık ve sabahın o saatleri çoğu yer kapalı oluyordu. Bu yüzden planımız yattı ama yine de baya gezdik. Zaten az öncede dediğim gibi vakit o kadar çabuk geliyor ki zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. Oruçlu olmanın diğer iyi yanı da gıda masraflarınız azalıyor. Tavsiyem ramazanı Tokyo’da Tokyo Camii’nin yakınlarında geçirmeniz. Her ramazan iftar yemeği dağıtıyorlar. Japonlar da geliyor. Hem yemek yemiş olursunuz hem de Japonlarla kaynaşma fırsatı yakalarsınız. Biz Kyoto’daki camiye gideriz diye özelikle Kyoto’da kalalım dedik ama camiinin resmi bir sayfası olmadığı için iftar verip vermediğini bulamadık bir de gece dışarı çıkıp gelmeye biraz çekindik. Zaten genelde iftara bir iki dakika kala anca eve yetiştiğimiz için pek halimiz kalmıyordu. Ramazan Japonya’da geçirilir mi diye sorarsanız eğer bizim gibi uzun kalacaksanız geçirilir. Değişik bir atmosferdi. Hatta sahur vakti karşı komşumuzun da ışıkları sürekli yanıyordu ve sabah namazı vakti ışıkları sönüyordu. Acaba onlarda mı sahura kalkıyor diye merak etmedik değil. Japonlar genelde erkenden yatıyorlar çünkü. Bu arada karşılaştığımız çoğu Japon ramazan hakkında bilgi sahibiydi. Yolda karşılaşıp beraber dağa tırmandığımız bir yaşlı çift bize çay ikram edip içinde alkol olmadığını güvenle içebileceğimizi söylemişti. Biz ramazan deyince hemen anlayıp öylemi diye ikramını geri çekmişti. Açıklama yapmamıza gerek bile kalmamıştı. Turist bilgilendirme merkezlerinde karşılaştığımız görevliler de ramazanımızı kutlayıp kolaylık dilemişti.

Helal Gıda Bulma
Japonya’da eğer bir restorana falan gitmek isterseniz helal yapan yer bulmakta zorlanmazsınız ancak fırsatçılar sadece Türkiye’de değil, her yerde. Normal bir restoranda satılsa daha ucuz olacak bir kase ramen helal denildiği için aşırı pahalı olabiliyor. Kardeşimle biz de bir restorana girip yemek yesek dedik ama hem çok sıra bekleyecektik hem de gereksiz fazla para verip normal lezzette bir şey yiyecektik. Yemeğe düşkün biri olmadığımızdan ona para vermek yerine paramızı manga almak için kullanmayı tercih ettik. İnternet ünlüsü bir kadın, “Her şeyin en lezzetlisine İstanbul’da ulaşabilirsin.” demişti. Haklı olduğunu düşünüyorum. Siz derseniz ki ben parası neyse veririm, yemeksiz yapamam yukarıda bahsettiğim Navi uygulamasından size yakın olan restoranları bulabilirsiniz. Bu arada helal belgesi istemeyi unutmayın. Japonların dini hassasiyeti olmadığından bu konuda bazen fırsatçı davranıp helal olmasa bile helal yazabiliyorlar. Hatta bazı market sahipleri abartıp domuz etinin üstüne helal damgası bile yapıştırabiliyor. Aman dikkat edin her helal yazana atlamayın. Bazıları da helal yemeğimiz var deyip önünüze sadece salata koyabiliyor. İnsan her yerde insan. Bunun dışında abur cubur vesaire için bandrol taratıp helal haram mı diyen uygulamalar var onu kullanabilirsiniz. Bunun için ayrı bir yazı yamayı düşünüyorum ama kullandığım uygulamaların isimlerini vereyim. Helal Japan, eHalal-Halal scanner, Scan Halal, Halal Gourmet Japan, Helal Tarayıcı ve Haram. Maalesef bu uygulamaların çoğunluğu verilerini kullanıcıların girmiş olduğu bilgilerden sağlıyor. Bu yüzden bir uygulamanın helal dediğine diğeri haram diyebiliyor bu da daha önce bahsettiğim farklılıktan kaynaklı. İçinde çok az alkol olan gıdalara helal fetvası veren hocalar olduğu için kullanıcılar helal diyebiliyor ve bu durum helal kabul etmeyenler için sorun teşkil edebiliyor maalesef.

Bir de Japonya’da içerikler bizdeki gibi açık olarak yazılmıyor. Örneğin jelatin diye yazıp geçiyorlar ama hayvan jelatini mi yoksa bitkisel mi bilmiyorsunuz. Yada katı yağ diyor. Bu hayvansal yağ da olabilir bitkisel de. Bu yüzden ürünlerin içeriğinden kesin emin olamayabiliyorsunuz. Ya da içeriğinde az miktarda olan malzemeleri eklemeyebiliyorlar. Bir de aynı ürün farklı şehirlerde değişebiliyor. Atıyorum bir şirket Osaka’da satılan ekmeğin içine alkol koymazken Tokyo’da satışa sunduklarına koyabiliyor. Bu gibi durumlarda, özellikle hediyelik abur cubur alacaksanız helal gıda satan yerlerden almanız tavsiye ederim. Onlar üretici firma ile iletişime geçip emin oldukları ürünlerin satışını yapıyor. Kaldığınız süre zarfında yiyecek içecek almak isteseniz genelde camilerin etrafında helal marketler oluyor. Biz Kyoto Mescidi ‘nin altındaki marketten kıyma ve şnitzel almıştık. Kıyma Türkiye’den geliyormuş bu arada. Buralardan alışveriş yapabilirsiniz ya da Gyomu Super adında ithal ürünler satan ve Helal reyonu bulunan marketten alabilirsiniz. Bunun ilgili de bir yazı yazarım ilerleyen günlerde.

Yazımı sonlandırmadan eklemek istediğim bir şey daha var. İnsan ya yaşadığı gibi inanır yada inandığı gibi yaşar. Gezimiz sırasında bazı zamanlar gerçekten zorlandığımız anlar oldu. Örneğin arkadaşlarımız helal haram konusuna dikkat etmeden istediklerini yediğinde yada tam gezenin ortasında namaz kılacak yer bulmak için saatlerce dönüp dolaştığımızda ya da çok para verip aldığımız kek haram çıkınca. Böyle anlarda derin bir nefes alıp neyin sizin için önemli olduğuna karar vermeniz gerekiyor. Bu kararı verirken bu tür şeylerin sadece anlık zevk verdiğini aklınızdan çıkarmayın. Aklınıza takılan başka soru olursa yorumlara bırakabilirsiniz. (Bu yazıyı yazmam üç günümü aldı. Belki güzel bir yorum yazmak istersiniz diye söylemek istedim.) Japonya’ya gidecek olanlara harika bir yolculuk dilerim…